Mobil Menü Icon
BERLİN GEZİLECEK-YERLER

   

Branderburg Kapısı

 

Neoklasik mimarinin Almanya’daki en güzel örneklerinden biri olan Brandenburg Kapısı, Prusya Kralı III. Friedrich Wilhelm’in emri doğrultusunda 1788-1791 yılları arasında inşa edilmiş. Mimar Carl Gotthard Langhans, yapıyı tasarlarken Akropolis’in ana giriş kapısından esinlenmiş. Napolyon’un 1806 yılında zafer simgesi olarak Paris’e taşıttığı ancak sonra geri alınan Quadriga isimli heykel, kapıya 1793’te eklenmiş.

Alman Parlamento Binası

 

1882’de düzenlenen yarışma ile tasarımı belirlenen Alman Parlamento Binası’nın inşa süreci, 1894 yılında tamamlanmış. Girişinde ziyaretçileri ikonik “Dem Deutschen Volk/Alman Halkı’na” yazısıyla karşılayan yapının Paul Wallot’a ait tasarımında Yüksek Rönesans ve Klasisizm üsluplarının etkileri görülüyor. Yapıya ilgiyi artıran en önemli unsur olarak öne çıkan çatısına çıkıp kent manzarasını izlemek isteyenlerin, mutlaka rezervasyon yaptırmaları gerekiyor.

Alexander Meydanı

 

Mitte ilçesinin kalbi konumundaki Alexander Meydanı, ismini 1805’te kenti ziyaret eden Rus çarından alıyor. Sosyal açıdan günün büyük bölümünde canlı bir görünüm sergileyen alan çevresinde Berlin’e özgü bir lezzet olan currywurst’u deneyebileceğiniz dükkânlar ve marka çeşitliliği ile konuklarını memnun eden Alexa isimli alışveriş merkezi bulunuyor. Ayrıca burada yer alan Berlin Televizyon Kulesi’nin üst kısmına çıkarsanız eşsiz kent manzarasını seyredebilirsiniz.

Alexander Müzeler Adası

 

Spree Nehri üzerindeki Müzeler Adası’nın üzerinde farklı temalara sahip kültürel tesisler faaliyet gösteriyor. Tarihe meraklı gezginler ağırlıklı olarak Bergama Zeus Sunağı, İştar Kapısı, Milet’in Market Kapısı gibi değerli eserlerin sergilendiği Pergamonmuseum’u ziyaret ediyor. Neues Museum, “Tarih Öncesi Galerisi ile ilgi çekiyor. Altes Museum bünyesindeki koleksiyon ise Yunan, Etrüsk ve Roma dönemi ait eserlerden oluşuyor. 19. yüzyıl sanatı ilginizi çekiyorsa Alte Nationalgalerie’ye de zaman ayırabilirsiniz.

Charlottenburg Sarayı

 

Barok tarzdaki Charlottenburg Sarayı, 400 yıl boyunca Prusya Krallığı’nı kuran Hohenzollern Hanedanı tarafından yazlık olarak kullanılmış. 4 ana bölümden oluşan görkemli yapının Porselen Oda ve Oval Salon adlı bölümleri Uzak Doğu’dan getirtilen malzemeler kullanılarak inşa edilmiş. Altın Galeri ise Watteau ve Pesne gibi dönemin önemli sanatçılarına ait çalışmalara ev sahipliği yapıyor.

Berlin Katedrali 

 

Kentin en ihtişamlı yapılarından olan Berlin Katedrali, ilk olarak 18. yüzyılda Barok tarzda inşa edilmiş. Ancak 1894’te bu yapı, II. Willhelm’in emriyle yıkılmış ve yerini günümüze ulaşan Neo-Barok stilli kiliseye bırakmış. Hohenzollern Hanedanı üyeleri tarafından saray kilisesi olarak kullanılan dini yapının üst bölümlerinden etkileyici kent manzarası izlenebiliyor.

Doğu Yakası Galerisi

 

Uluslararası özgürlük anıtı statüsündeki Doğu Yakası Galerisi, dünyanın çeşitli yerlerinden gelen ressamların çizdiği 105 resimden oluşuyor. Berlin Duvarı’ndan geriye kalan 1,3 kilometre uzunluğundaki bloğun doğu kısmını kaplayan anıt, 1990 yılında ziyarete açılmış. En çok ilgi çeken bölümünü, Dmitri Vrubel’in imzasını taşıyan “Kardeşçe Öpücük” isimli eser oluşturuyor.

Checkpoint Charlie

 

1961 yılında müttefikler tarafından Berlin Duvarı’nda açılan 3. kapı olan Checkpoint Charlie, günümüzde Doğu Almanya’dan kaçmaya çalışırken hayatını kaybeden insanların anısını yaşatmak için varlığını koruyor. Kapıya yakın konumdaki Haus am Checkpoint Charlie’de bu döneme ait ilginç ayrıntılar ziyaretçilerle paylaşılıyor.

Holocoaust Anıtı

 

Amerikalı Mimar Peter Eisenman tarafından tasarlanan Holocoaust Anıtı, Nazi döneminde gerçekleştirilen soykırımda hayatını kaybeden 3 milyon Yahudi’ye adanmış. 2004 yılında yapımı tamamlanan anıt, 19 bin metrekarelik alanı kaplıyor ve her biri 2,38 metre uzunluğa, 0,95 metre genişliğe sahip 2.711 bloktan oluşuyor.

Kreuzberg

 

Türk nüfusun yoğunluğundan dolayı “Küçük İstanbul” adıyla da anılan Kreuzberg, eğlence olanakları ve kültürel tesisleri ile son yıllarda adından sıkça söz ettiriyor. Dünya savaşlarına ait bilgiler edinebileceğiniz müzelerin faaliyet gösterdiği yerleşim bölgesinden tren binip Oranienburg’a giderseniz, 1936-1945 yılları arasında kullanılan Sachsanhausen Toplama Kampı’nı ziyaret edebilirsiniz.

Berlin Olimpiyat Stadyumu

 

Hertha BSC’nin iç saha maçlarını oynadığı Berlin Olimpiyat Stadyumu, 1934-1936 yılları arasında inşa edilmiş. 1936 Yaz Olimpiyat Oyunları’na ev sahipliği yapan stadyum, 74.475 kişilik oturma kapasitesine sahip. Herhangi bir organizasyon için kullanılmadığı günlerde tesisi isterseniz sesli rehberlik sisteminden yararlanarak tek başınıza ya da rehberli turlara katılarak gezebilirsiniz.

Neoklasik mimarinin Almanya’daki en güzel örneklerinden biri olan Brandenburg Kapısı, Prusya Kralı III. Friedrich Wilhelm’in emri doğrultusunda 1788-1791 yılları arasında inşa edilmiş. Mimar Carl Gotthard Langhans, yapıyı tasarlarken Akropolis’in ana giriş kapısından esinlenmiş. Napolyon’un 1806 yılında zafer simgesi olarak Paris’e taşıttığı ancak sonra geri alınan Quadriga isimli heykel, kapıya 1793’te eklenmiş.

 

En Yeniler

Yukarı Çık